RAMAZAN AYINA ÖZEL 10 İBADET
1. ORUÇ TUTMAK
Ramazan ayını oruçlu geçirmek hakkında Efendimiz s.a.v. şöyle buyuruyor:
مَنْ صَامَ رَمَضَانَ إيمَانًا وَاحْتِسَابًا غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ
“Kim Ramazan orucunu tam bir iman ve tam bir ihlasla tutarsa, geçmiş günahları affolur.”
Buhari-Müslim
Ramazan orucunu tam bir iman ve tam bir ihlasla tutmanın yolu, diğer sayacağımız ibadetlere de dikkat etmekle olur. Bunun yanında
gıybet etmemek, hiç bir Müslüman aleyhinde konuşmamak, hiç bir Müslüman kin ve
buğz beslememek ve Allah’a tam bir teslimiyetle mümkün olur.
Bunun yanında, oruç hakkında TV, gazete, medya ve diğer alanlarda oluşturulan
süpekülasyonlara(asılsız iddialar) aldırış etmemek ve onları ciddiye almamak da şart.
Şunu da daima aklımızda tutmalıyız: Ramazan ayı dışında hiç bir
oruç bu aydaki bir günlük orucun bile yerini tutmaz! O yüzden, mümkün olduğunca Ramazan orucunda
fire vermemek için elimizden geleni yapmalıyız. Hayız, nifas ve ağır
hastalık gibi özürler elbette müstesnadır.
2. TERAVİH KILMAK
Ramazan gecelerini ihya etme ile ilgili hadisleri alimlerimiz teravih namazına yorumlamışlardır. Bununla ilgili
sahih bir hadiste Efendimiz s.a.v. şöyle buyurur:
مَنْ قَامَ رَمَضَانَ إيمَانًا وَاحْتِسَابًا غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ
“Kim Ramazan gecelerini tam bir iman ve tam bir ihlasla ihya ederse, geçmiş günahları affolur.”
Buhari-Müslim
Teravih namazı hakkında bir çok
şayia (asılsız haber veya söylenti) ortalıkta dolaşıyor. Bunları aldırış etmemeli ve teravih hakkında şunları bilmeliyiz:
a) Teravih namazı Peygamberimizin a.s. bizzat 3-4 gün kıldırıp sonra
farz olur endişesi ile bıraktığı bir namazdır.
b) Hz. Ömer r.a. zamanında bu
risk ortadan kalktığı için yeniden Müslümanların gündemine alınmıştır. Efendimiz a.s. hulefa-yı raşidinin sünnetini de geçerli saydığından, bu bir sünnettir.
c) Teravih namazı gerçekte 8 rekat olup bazı fakihlerce bazı
sahabe uygulamaları esas alınıp 20 rekat kabul edilmiştir. Her iki görüş de doğrudur. Her ne kadar 8 rekat daha
kuvvetli olsa da… Bu sebeple, 20 rekat kendisine ağır gelenler, 8 rekat kılıp teravihlerini tamamlayabilirler.
d) Teravrih namazı, cuma namazı gibi cemaatle kılınması
şart bir namaz değildir. Bilakis yalnız başına da kılınabilir. Ancak cemaat havası ve sevabı elbet daha fazladır. Hz. Ömer r.a. teravihi yeniden
ihyaettiği halde, kendisi cemaatle değil, evinde yalnız kılmıştır.
e) Teravih namazının aslı, teheccüd namazının öne çekilerek Müslümanlara bir ruhsat yoluyla
hediyeedilmesidir. Bu yüzden, 8 rekat kılınması, yalnız kılınması ve gecenin geç vaktinde kılınması daha makbuldür.
3. HATİM YAPMAK
Yine sahih hadislerle geldiği üzere,
Cibril her sene Ramazan ayında Peygamberimize a.s. gelip onunla mukabele okur ve bir hatim yapardı. Son senesinde iki hatim yapmışlardı.
عَنْ فَاطِمَةَ قَالَتْ : أَسَرَّ إِلَيَّ النَّبِيُّ – صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ – أَنَّ جِبْرِيلَ كَانَ يُعَارِضُنِي بِالْقُرْآنِ وَإِنَّهُ عَارَضَنِي الْعَامَ مَرَّتَيْنِ, وَلا أُرَاهُ إِلا حَضَرَ أَجَلِي
‘Hz. Fâtıma r.a. der ki; bana Peygamber s.a.v. “Cibril’in a.s. her yıl kendisiyle Kur’anı bir defa hatmettiğini, ancak bu yıl iki defa hatmettiğini ve bunun manasının da ecelinin geldiği olduğunu” fısıldadı’
Buhari
Kur’an ilk defa Ramazan ayında inmeye başladığı için, ayrıca Peygamberimizin a.s. Cibril ile Kur’anı
mukabele usûlü okumasından dolayı, Ramazanda bol Kur’an okumak ve en az bir defa hatim etmek sünnettir.
Peygamberimizin a.s. son uygulaması 2 hatim olduğu için, iki
hatim yapmalı ve bunlardan birisini tilavet, diğerinin meal hatmi olmasına dikkat etmelidir. Bu konuda asla gevşeklik ve
ihmalgöstermemelidir.
4. İTİKAFA GİRMEK
İtikaf Peygamberimizin a.s. en kuvvetli sünnetlerinden birisidir. O kadar ki, bazı
alimlere göre, bir belde ahalisi tümden bu sünneti terk ederse günahkar olurlar ve başlarına bir
musibet gelmesinden korkulur. Kütüb-ü Sitte’nin tamamının rivayetinde Hz. Aişe r.a. şöyle der:
كَانَ رَسُولُ اللَّهِ يَعْتَكِفُ العَشْرَ ا‘وَاخرَ منْ رَمَضَانَ حتّى تَوفّاهُ اللَّهُ تعالى وَيقُولُ: تَحرَّوْا ليلَةَ القَدْرِ في العَشْرِ ا‘وَاخِرِ منْ رَمَضَانَ ثمّ اعتَكَفَ أزْوَاجُهُ من بعده
‘Rasülüllah s.a.v. vefat edene dek Ramazan ayının son on gününü itikafa girer ve şöyle derdi: “Kadir gecesini Ramazan ayının son on gününde arayın!” Sonra eşleri vefatından sonra itikafa girmeye devam ettiler.’
عَنْ
Linkleri görüntülemek için kayıt olmalısınız
رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ قَالَ كَانَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَعْتَكِفُ فِي كُلِّ رَمَضَانٍ عَشْرَةَ أَيَّامٍ فَلَمَّا كَانَ الْعَامُ الَّذِي قُبِضَ فِيهِ اعْتَكَفَ عِشْرِينَ يَوْمًا
Ebu Hureyre r.a. şöyle der: ‘Peygamber s.a.v. her Ramazan ayında on gün itikafa girerdi. Vefat edeceği sene yirmi günlüğüne itikafa girmişti.’
Buhari
İtikafın faydalarını saymaya kalkmak bile
abes olur. Bir Müslümanın her sene gireceği on günlük itikaflarla bir yıllık
enerji elde edeceğini bilmek bile tek başına yeterli olur. Bunu
ancak tadan bilir. Keza eski ümmetlerde (örneğin Hz. Musa’nın a.s. 40 günlük itikafı) de süregelen
40 günlük itikafın, bu ümmet içinde de sufiler tarafından
Erbain veya Çile adı altında sürdürüldüğünü, ancak hakkıyla
ifaedilen bir itikafın bunu karşıladığını da bilmek gerek. İtikaf ile ilgili meseleler
İhyâu Ulum-id Din ve fıkıh kitaplarından okunmalı.
5. CEMAATE DEVAM ETMEK
6. DUA ETMEK
Biz başlığı dua etmek koyduk ama aslında Kadir gecesini de kastettik. Ramazan ayını bu kadar değerli kılan en önemli sebeplerin başında, bu ay içinde Kadir gecesinin olmasıdır. Kadir gecesini bu kadar değerli kılan da bu gecede Kur’an’ın indirilmiş olmasıdır. Efendimiz s.a.v. bu geceyi değerlendirme konusunda şöyle buyurur:
مَنْ قَامَ لَيْلَةَ الْقَدْرِ إِيمَانًا وَاحْتِسَابًا غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ
“Kim Kadir gecesini tam bir iman ve tam bir ihlas ile ihya ederse, geçmiş günahlarının tümü affolur.”
Buhari
Bu geceyi nasıl ihya etmesi gerektiğini soran annemiz Hz. Aişe r.a. validemize Efendimiz şu duayı okumasını tavsiyede bulunuyor:
اللَّهُمَّ إِنَّكَ عَفُوٌّ تُحِبُّ الْعَفْوَ فَاعْفُ عَنِّي
“Allahım! Sen çok affedicisin, affı da seversin, öyleyse beni de affet!”
Buhari
Bu duada dikkat etmemiz gereken, yaygın bir
hata olan كَرِيمٌ kelimesini عَفُوٌّ kelimesinden sonra ilave etmektir. Her ne kadar bu fazlalık
Tirmizi’de geçse de muhaddis alimlerimiz, bu ilavenin istinsah hatası olduğunu tespit etmişlerdir. Bu yüzden
dikkat etmelidir. Çünkü ibadetlerde fazlalık ve eksiklik kabul edilmez,
bid’attir.
Bu ayda Peygamberimizin a.s. odaklandığı ve artırdığı ibadetlerden birisi de duadır. Kadir gecesine
özelibadet için bile belirli bir namaz değil, kısa bir duanın tekrarını tavsiye etmesi şayanı dikkattir. Çünkü
dua, tüm ibadetlerin özüdür. Bu hadis-i şerifle de teyit edilmiştir.
7. İFTAR ETTİRMEK
8. SAHURA KALKMAK
9. İFTARDA ACELE ETMEK
10. SADAKA VERMEK
Başta sadaka-i fıtır mevcut elbette. Ancak zekat ve sadaka-i fıtırla yetinmemek şart. Çünkü bizim Peygamberimiz s.a.v. insanların en
cömerti idi. En cömert olduğu zaman ise Ramazan ayı idi. Onun bu sünnetine uymak bize ümmeti olarak bir görev.
كَانَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَجْوَدَ النَّاسِ بِالْخَيْرِ وَأَجْوَدُ مَا يَكُونُ فِي شَهْرِ رَمَضَانَ
‘Peygamber s.a.v. insanların hayırda en cömerti idi. En cömert olduğu zaman ise Ramazan ayı idi.’
Buhari İbni Abbas’tan r.a.
Bu zekat, sadaka, infak veya hediye şeklinde olabilir. Vermekten ve verdiğimizde kazancımızın eksilmesinden
korkmadan vermeliyiz. Kimse infak ettiği için asla fakir ve muhtaç duruma düşmemiştir. Bu asırlardır böyle olmuştur, bundan sonra da böyle olacaktır. Çünkü Rabbimiz infaklarımız
sigortalamış ve şöyle buyurmuştur:
Linkleri görüntülemek için kayıt olmalısınız
“De ki: şüphesiz Rabbim kullarından dilediği kimse için rızkını genişletir veya daraltır. Her ne infak etseniz, Allah yerini hemen doldurur. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.” Sebe suresi